survivalpath Yatırıma Yolculuk: Fazla Gıda — Atık Ürün Yönetimi Pazarının Öncüsü Olmak

helo!
4 min readMar 21, 2022

--

Girişimcilere ışık tutmak için gerçekleştirdiğimiz survivalpath Yatırıma Yolculuk serimizin 3. konuğu Şevval Koçak moderatörlüğünde, gıda geri kazanım hiyerarşisinin adımlarını özel sektör partnerlerine bir dijital altyapı sağlayarak ürünlerin doğru kanallarda değerlendirilmesini sağlayan ve atık ürün yönetimi pazarının öncüsü olan Fazla Gıda’nın Kurucu Ortak ve CEO’su Olcay Silahlı oldu. Heyecan verici ve farkındalık yaratacak bilgilerin paylaşıldığı bu yayını sizler için bu yazımızda derledik.👇

Olcay Silahlı kimdir?

“1988 Çorlu doğumluyum. 27–28 yaşımda Fazla Gıda’yı kurdum. 2 çocuk babasıyım. Eğitimime Kuleli Askeri Lisesinden sonra İTÜ’de işletme mühendisliğinde devam ettim. Kariyerime finansal dönüşüm alanında danışmanlıkta başladım, kısa bir süre sonra Unilever’de pazarlama departmanına geçtim. Unilever’de 6 yıl çeşitli kategorilerde çalıştım. Üniversitede sosyal sorumluluk, vaka analizi gibi konularda birçok etkinliğe katıldım. ”

Fazla Gıda’nın hikayesi nasıl başladı?

“Fazla Gıda, bir fikir olarak doğmadı. Üniversite yıllarında Akbank Düşünce Kulübündeydim, ilk başkanlığını yaptım. Orada çalışmalarda bulunduk. Unilever’de gıda atığı önleme projesinde bulundum. Bu sorunu incelerken,bir firmanın sosyal sorumluluk projesi olarak çözemeyeceğini gördüm. Unilever de projenin olmayacağını anladı ve drop etti.

2014 yılında One Young World zirvesine delege olarak gönderildim. 2014 yılında Kenya’ya gittim. Kırsal alanda çocuklara diş fırçalama eğitimleri gibi projede yer aldım. Delege olarak gitmek Fazla Gıda’nın doğmasında önemli etken oldu. Bu delegede katılımcıları dinleyince, etkinledim ve dertlendim. Bende ciddi bir farkındalık yarattı. Çadırda kalıyorsunuz, üzerine para veriyorsunuz ve yardım ediyorsunuz. Bende farklı bakış açıları geliştirdi.

Bunların hepsini harmanladım ve döndüğümde bir şey yapmam lazım dedim. İşin içinde teknoloji de olmalıydı ama ne yapacağım hakkında hiçbir fikrim yoktu. Kalkınma hedeflerini inceledim ve üzerine çalıştım. VC tarafında arkadaşlarımla görüştüm. Demokrasi konusundan ziyade gıda konusunda yatırım bulunabileceği ile ilgili yorum da geldi. İklim konusunu incelerken, karbon ayak izinin bir kısmının gıda atığından geldiğini gördüm. Parçaları birleştirince de bu alanla ilerlemeye karar verdim.

Araştırmalara başlayınca da bu fikrin uygulanmadığını gördüm. Hiçbir firmanın böyle bir departmanı yok. Fikirlerim buradan sonra şekillenmeye ve gelişmeye başladı.”

Atık ürün yönetimi pazarının öncüsü Fazla Gıda’nın hikayesi

Sürdürülebilir iş stratejisi başlığı altında hangi konuları benimsediniz?

“İlk günden beri ölçeklenebilen ve kar elde edilebilecek bir şey olmasını istedik. Geliri ile etkisinin iç içe olması gerekliydi. Burada pusulamız gıda geri kazanım hiyerarşisi oldu. Biz başladığımız zaman gıda bağışının bir karşılığı yoktu. 2019 yılında gıda bağışı yapan firmalara finansal avantajın olmasını sağladık. Olmayan ekonomiyi yarattık. Fazla gıdaların ticarete dönmesini sağladık. İki ay daha ömrü olan ürünlerin imhaya gittiğini gördük. Bunların da anlık tüketilecek yerlerle eşleştirilmesini sağladık. Firmalar çöpe attığı ürünlerden ciddi miktarda para kazanmaya başladılar. Herkes için süreci sürdürülebilir bir noktaya çektik.”

Yerel, küçük market işletmeleri de bu sürece dahil olabiliyor mu?

“Yerel zincirler dersek giriyor tabii, migrostan bir farkı yok. Onun haricinde ‘’FAZLA’’ diye bir uygulama çıkarttık. İlk 4–5 yıl B2B kısmına odaklandık şimdi B2C kısmını da çözmeye çalışıyoruz. Fazla uygulaması, sürpriz kutu mantığı ile gün sonunda kalma ihtimal olan ürünlerin satışının yapıldığı bir uygulama. Bütün çözümlere kademeli geçtik. Mikro işletmelerde, herhangi çözüm yapmak zorlaşıyor. Miktar o kadar küçük ki lojistik tarafı kurtarmıyor. Fazla uygulaması da bu noktada işi çözüyor. Kapsamımız gitgide çözüm anlamında artıyor. Tek bir çözümle gıda atığını çözmek mümkün değil.”

FAZLA uygulamasına geri bildirimler nasıl?

“Son 2–3 haftadır tatlı menülerine ciddi bir saldırı var. Ciddi bir tatlı alışverişi yapılıyor. Gayet memnun görüyoruz. Sadece tüketiciler için değil restoranlar için de farklı oldu. Çalışanlar da kuryeyle götürmeye alışık ama sürpriz kutu mantığını anlayamadılar. Konsepti anlayamayanlar da olmuştu. Tekrar tekrar eğitim vererek restoran tarafını oturttuk. Şu anda tepkiler gayet güzel ve o tekrarı net görüyoruz.”

Pandeminin gıda atığına katkısı oldu mu?

“Zararı oldu. Aksine faydası olmadı. İnsanların sandığı gibi stoklamaktan dolayı olmadı. Stoklama yapılırken ömrü uzun gıdalar stoklandığı için ondan dolayı olmadı. Asıl sebep olan şey, insanların evde yemek yapma,yeme trendi arttı. Yemeği fazla yapmaktan, iyi yapmaktan, kötü yapmaktan israfın artığını görüyoruz. Tüketicilerin evde yaptığı yemeklerin artması, 2–3 defa açılıp kapanmalar üretim planlama kısmında sıkıntı yarattı. Talebin nereden ne kadar geleceği ön görülemedi. Yalnızca covid zamanını değil covidden sonraki 2–3 yılı etkileyecek de bir israf oldu.”

Girişimlere verebileceğin ipuçların neler?

“Biz bir sosyal girişim olarak çıktığımız için yatırımcıların bu işe para yatırılmaz algısı vardı. Bu bir iş değil algısı vardı. Bunun bir iş modeli olduğunu anlatmaya çalıştık. Finansal tarafı, oradaki rakamları anlatmaya çalıştık. Kısa vadede bunu kıramadık. Onlar hayır dese de anlatmaya gelişim sürekli göstermeye devam ettik. Düzenli olarak bilgilendirme yapmak, çok önemli bir şey bence. Gelişmelerden bilgilendirmek, şeffaf olmak çok kıymetli. Bizim en iyi yaptığımız bu iki şey oldu. Erken aşamada raporlama da çok önemli. Türkiye’de yatırım ekosistemi çok sığ son dönemde çok hızlı bir gelişim var. Melek yatırım almak daha kolay ama VC aşamasında hala sığ. Çok öncesinde aslında kimlerden yatırım almak istiyorsak hep onlarla iletişime geçtik.

Gıda teknolojileri pazarı, hem girişimcileri hem yatırımcıların ilgisini çeken bir pazar haline geldi diyebilir miyiz?

“Bu gün başlamış olsaydık çok şanslı olurduk. Kesinlikle aynı değil imkanlar. Her turda birkaç tur sonrasını da hesaplamak gerekiyor. Şu anda görüştüğüm kişilerde bunun eksik olduğunu görüyorum. O da işimize çok yaradı. Tahmine dayalı altı dolu şeyler koyduk.”

Az önce bir yatırım turundayız demiştin, yeni yatırımla neler planlanıyor?

“En zor tur geçen turdu diyebilirim. Ama bize ciddi bir katkı sağladı. 2021’e kıyasla da 7 katlık bir büyüme planı var. Sağlam yatırım aldığımızda neleri verebildiğimizi görmüş olduk. Şu ana kadar derdimiz tek VC iken bu yatırım büyük olduğu için birden fazla VC ile kapatmamız gerekiyor. Buradaki temel amacımız yurtdışına açılım tabi Türkiye’de de belli AR-GE ürünlerimizi desteklemek de var. Ana amaç bu turdan sonra amacımız hızlıca Avrupa’ya girip sonrasında turları orada yapıyor olmak olacak.”

Bir exit planınız var mı?

“Daha exite çok var bence. Pazarımız çok büyük, biz exit etmek yerine Avrupa’da ve globalde büyük oyuncu olmak istiyoruz. Çok fazla rakiplerimiz yok. En bilineninden daha iyi olduğumuzu görüyoruz. Avrupa’da güçlenip dev olmak istiyoruz.”

Olcay’a değerli katılımı için teşekkür ederiz. helo! olarak sosyal girişimlerin büyümesine tanık olmak çok heyecan verici. Yeni duyurulacak yatırım haberini merakla bekliyoruz. 🚀

Detayları incelemek ve yayın videosunu izlemek için 👇

--

--

helo!
helo!

Written by helo!

We are a multi-functional platform geared up to empower entrepreneurs, foster businesses, and unite people in the entrepreneurship ecosystem! 🚀

No responses yet